Freitag, 7. September 2007

Hirvatistan Notlari (Istra Yarimadasi: Kuzeyden-Rovinj'e)

Hirvatistan'in Slovenya'yla olan sinirindan, güneye dogru inerken genel olarak sahillerden bir ila iki mil arasi bir uzaklikta seyretmeyi tavsiye ederim. Burada sular cok derin degildir ve Istra yarimadasinin en güney burnuna kadar bir cok siglik vardir. Gerci bir cogu samandira ya da fenerle isaretlidir ama calismayanlarina da sahit oldum. Bu sebeple kiyiyi gözden kaybetmeden muhakkak harita ile seyri öneririm.

Kalbe benzeyen Istra yarimadasinin bati ucunu bordalayip güneye döndügünüzde yaklasik 4 mil kadar sonra iskelenizde kalacak olan Umag sehri korunakli bir koyun icindedir. Umag koyuna gelmeden fenerle isaretlenmis döküntüler vardir bu yüzden aciktan seyredip marina dis mendiregini görünce koya girmek gerekir. Koya, eski sehrin önünden uzatilmis mendiregin ve Marina mendireginin arasindan girdiginizde eski sehri ve gümrük ofisi sancaginizda kalir, iskelede ise ACI marina vardir. Marinasiyla ve gümrük ofisiyle Slovenya'dan cikanlara hem gümrük islemleri hem de gerekirse konaklama imkani saglar. Klasik Istra dokusuyla, temizligi ve korunmusluguyla güzel bir balikci köyüdür. Genelde tekne transferi yapanlar Slovenya'dan cikinca ilk uzun etaplarini yapip bu kiyilara ugramadan ortalalardaki adalar grubuna kadar inmeyi yeglerler. Ama detayli olarak Hirvatistan'i gezmeyi düsünenlere Umag'i görmeyi tavsiye ederim.

Umag'dan 7-8 mil güneye indiginizde yine iskelenizde kalacak olan Novigrad sehri de konum olarak ve doku olarak Umag'la benzerlikler gösterir. Novigrad'a denizden gitmedim ama görülmesi gereken bir yer oldugunu söyleyebilirim. Güzel de bir marina yapiliyordu, bu acidan Umag'a bir alternatif olabilir. Yanliz acigindaki sigliklarin bir cok marina sohbetinde konusu gectigini söyleyebilirim.

Novigrad'dan güneye inerken iskelenizde irili ufakli bir cok koy ve yerlesim yerleri göreceksiniz. Bunlar icinde yaklasik 10 mil mesafedeki Limski Kanali, kiyi seridinden 5 mil kadar iceriye giren bir fiyorddur. Kuzey yamacindan fiyordun iclerine dogru doyumsuz bir manzarasi vardir.


Benim bu bölümde tavsiye edecegim en önemli bölüm Limski kanalinin yaklasik 5 mil kadar güneyindeki Rovinj'dir. Biz 2003 yazinda bu bölgede 10 gün kadar gezdik.
Rovinj; eski sehri, daracik sokaklari, yarimada'nin ortasindaki katedrali, sanat galerileri, ve kendine has mimari zenginligi ve kültürü ile kuzeyde en begendigimiz yerdi diyebilirim. Eski sehir yukardan bakildiginda karayla dar bir baglantisi olan bir yarimada üzerinde kurulu. Ortada bulunan katedralin kulesine 10 Kuna (yaklasik 1,5 Euro) ücretle cikiliyor. Müthis bir manzara ayaklarinizin altinda, bir tarafta önündeki kücük adayla korunan güney kismi ve kücük teknelerin bagli oldugu limani, daha ileride marinasi, kara tarafi yemyesil, denize bakiyorsunuz kiyilar dantel gibi kuzey-güney hattinda uzaniyor. Önünde serpistirilmis onlarca adanin arasinda ve yarimadanin iki tarafindan asagi yukari seyreden yelkenliler, ayaklarinizin altinda korunmus eski evleri, daracik sokaklariyla bir ortacag sehri.

Rovinj; tarihte Bizans imparatorluguna, Venediklilere ve Habsburg Hanedanliginin yönetimine girmis. Daha sonra Italya'ya ve 1947'de Yugoslavya'ya baglanmis. 1991'den beri de bagimsizligini ilan eden Hirvatistan'a ait. Ama bu tarihsel sürec sebebiyle rönesansin, barok tarzinin ve neoklasizmin bir cok mimari örnegine rastliyorsunuz. Özellikle Italya'nin cok kuvvetli etkisi ve cokca da Italyan azinlik mevcut. (hem azinlik hem cok olmadi ama, gercekten öyle:) )

Dar sokaklarin, ag gibi ördügü eski sehirde bir cok sanat galerisi var. Savas'in yipratici etkisiyle insanlarin kacis icin kendilerini sanata verdikleri ve bu sebeple eski Yugoslavya'da cok fazla sanatci ve eserin var oldugu cokca öne sürülen bir tez.
Bir gün Katedral'den sehrin kuzey bölümüne iniyoruz. Sol tarafta kücük köse bir atölye'de oldukca büyük bir manzara resmi gördüm. iskele gibi gelisi güzel denize dogru atilmis taslarin önünde bagli ufak bir sandal, denize aksi vurmus alti mavi, yesil, turkuaz ton ton deniz... Icim gitti resme; o kadar güzel o kadar etkileyici... Cigercinin kedisi gibi habire gidip bakiyorum ama o zaman icin cok iyi bir para. Isin komigi o zamanlar Almanya'da kiralik kücük bir dairede kaliyorum. Evde o resmi asacak büyüklükte duvar yok ;) O resmi alamadan ayrildim Rovinj'den, hala icimde uktedir. Ama belki de kismet olur ilerde biryerde karsima cikar, [nasilsa simdi büyük duvar da var artik ;) ] alir, hayatimin sonuna kadar zevkle seyrederim diyorum.

Olur da bir gün yolunuz düserse sehrin kuzey girisinde ara sokaklardan birinde pizzaci "Da-Sergio'yu" bulun. Klasik olacak ama kime sorsaniz gösterir zaten. Sezona göre biraz beklemek gerekebilir ama deger, cok memnun kalacaksiniz. Bir de genelde dondurmacilar makedonyadan buraya calismaya geliyorlar ve Türkce biliyorlar. Biri yan mi bakti, dalin bir dondurmaciya, bir anda Osmanli torunu 30 kisi olur, carsinin altini üstüne getirirsiniz :)

Daldik resme, pizzaya, denizleri unuttuk. Kuzeyden gelip Rovinj'e, iskelenizde eski sehir, sancaginizda Sveti Katarina adasi olacak sekilde girebilirsiniz. Iskelenizde kücük balikci teknelerinin baglandigi bir mendirek olacak. Buraya cok nadir olarak yatlarin baglandigini gördüm. Sancakta sehrin marinasi var. Bu da ACI grubuna dahill Hizmeti iyi, baglanin rahat edin derim.

Marina'dan güneye dogru inerken bizim Kusadasi Güzelcamli'yi andiran bir milli park var, önü adalarla korundugu icin ve dibi kum oldugu icin orada acikta demirlemek mümkün. Bir gece marinada otururken aniden baslayan bir mistral adalarin arasindan öyle bir deniz kaldirmisti ki, serpintiden deniz kenarinda sokakta yürüyememistik. Rüzgar gece boyu deli gibi esti. Ertesi gün hava düzelip milli parka denize girmeye gittigimizde alargada demirli ahsap bir yelkenlinin demir tarayip sahile ciktigini gördük. Kaptani kurtarayim derken tekneyle kiyi arasinda kalmis kolu kirilmis, teknenin malzemeleri sahile sacilmis, bir de kurt köpegi sahibinin pesinde dolanip duruyor, cok moral bozucu bir manzaraydi. Bir de tekneyi balonlarla yüzdürüp marinaya cekerlerken tekrar batirmislardi. Yani bu sebeple hava raporu almadan mistrale acik koylari önünde ada bile olsa tavsiye etmem.

Keine Kommentare: